İzmirden Direkt Sefer İle Paris & Normandiya & Loire Vadisi Şatolar Turu Rotasıİzmirden Direkt Sefer İle Paris & Normandiya & Loire Vadisi Şatolar Turu Rotasıİzmirden Direkt Sefer İle Paris & Normandiya & Loire Vadisi Şatolar Turu Rotası

İzmirden Direkt Sefer İle Paris & Normandiya & Loire Vadisi...


  • Yeşil Pasaporta Vizesiz
  • Türkçe Rehberlik Hizmeti
  • 5 Gece 6 Gün
  • SunExpress Hava Yolları İle
İzmir’den direkt seferle başlayacağınız Paris & Normandiya & Loire Vadisi Şatolar Turu, Paris’in zarif sokaklarından Normandiya’nın tarih dolu topraklarına, Loire Vadisi’nin masalsı şatolarına kadar Fransa’nın en büyüleyici bölgelerini keşfetmek isteyenler için unutulmaz bir deneyim sunuyor.

İzmir’den direkt seferle başlayacağınız Paris & Normandiya & Loire Vadisi Şatolar Turu, Fransa’nın en büyüleyici bölgelerini keşfetmek isteyenler için eşsiz bir deneyim sunuyor.

Paris’in zarif sokaklarında kaybolurken, Eyfel Kulesi ve Louvre Müzesi gibi dünyaca ünlü simgeleri ziyaret edeceksiniz.

Ardından, Normandiya’nın tarih kokan topraklarına adım atacak, D-Day plajları ve bölgenin etkileyici tarihiyle tanışacaksınız.

Loire Vadisi’nde ise, masalsı şatolar arasında geçeceğiniz bu yolculukta, Fransız aristokrasisinin izlerini sürebilir, bölgenin zengin kültürel mirasını keşfederken büyülü bir atmosferin içine adım atacaksınız.

Doğa, tarih, kültür ve sanatın iç içe geçtiği bu unutulmaz tur, Fransa'nın en güzel yönlerini keşfetmek isteyen seyahat severler için harika bir fırsat!

TUR PROGRAMI

Broşür İndir
1.
Gün
İzmir – Paris – Rouen – Le Havre

Adnan Menderes Havalimanında buluşma sonrası pasaport ve bagaj işlemlerini ardından 06:30’da uçuşumuz gerçekleşiyor. Yerel saat ile 12:50‘de Paris’e ulaşıyoruz. Bizleri bekleyen aracımızdaki yerlerimizi alarak, tarihi ve kültürel zenginliklerle dolu, Normandiya’nın tarihteki başkenti ve Jan Dark’ın (Jeanne d’Arc) yargılanması ve yakılmasıyla hafızalara kazınmış Rouen’e gidiyoruz. Seine Nehri kıyısına konuşlanmış bu tarihi şehirde Rouen Katedrali (Cathedrale Notre-Dame de Rouen), şehrin simgesi haline gelmiş olan ve 14. yüzyıldan kalan Astronomik Saat (Gros Horloge), Jan Dark’ın (Jeanne d’Arc) yakıldığı meydan olarak bilinen Jan Dark Meydanı (Place du Vieux-Marché) ve Saint Ouen Manastırı göreceğimiz yerler arasındadır. Rehberimizin anlatımları sonrasında Fransa'nın kuzeybatısında, Normandiya bölgesinde, Seine Nehri'nin ağzında yer alan önemli bir liman kenti olan, Atlantik Okyanusu'na açılan kapısı ve modern mimarisiyle tanınan Le Havre’ye devam gidiyoruz. 1517 yılında I. François tarafından kurulan şehir, ilk başta askeri bir liman ve ticaret merkezi olarak inşa edilmişti. II. Dünya savaşında büyük ölçüde zarar gören savaştan sonra ünlü mimar Auguste Perret tarafından modern bir anlayışla yeniden inşa edilen kent, Fransa’nın ikinci büyük ticari limanına ev sahipliği yapmakla birlikte ekonomik bir merkez haline gelmiştir. Bu şehirde yapacağımız gezimizin ardından kentin lezzetlerini tadabileceğiniz serbest zaman veriyoruz. Deniz mahsulleriyle ünlü Le Havre’de damak zevkinize hitap edecek birçok restoran seçeneği vardır. Seine Nehri ağzında yer alan bu güzel şehirde konaklamamızı gerçekleştiriyoruz. Geceleme otelimizde.

2.
Gün
Le Havre – Honfleur – Arromanches Les Blain – Saint Malo

Otelimizde alacağımız kahvaltının ardından, Fransa’nın Normandiya kıyılarına münhasır kurulu, Seine nehrinin Manş Denizi’ne döküldüğü yerde bulunan şirin ve tarihi kasaba Honfleur’e gidiyoruz. En ikonik yeri olan Vieux Basin; yani eski limanında vereceğimiz fotoğraf molasının öncesinde Fransa’nın en büyük ahşap kilisesi olan Saint-Catherine Kilisesi (Église Sainte-Catherine) görüyor, rehberimizden ilgili anlatımlarını dinliyoruz. Honfleur gezimizin ardından yönümüzü, II. Dünya Savaşı'nın Normandiya Çıkarması sırasında oynadığı önemli rol ile tanınan ve altın plajıyla ünlü Arromanches les Blain kasabasına çeviriyoruz. Normandiya Çıkarması sırasında Müttefik kuvvetler, Arromanches sahilinde Mulberry Limanı adı verilen geçici bir yapay liman kurmaları ile bu liman, Müttefiklerin lojistik desteği için hayati bir rol oynamıştı. D-Day çıkarmasında önemli bir rol oynayan ve tarihsel bir anıt haline gelmiş, savaşın anısına dikilmiş yapıları görebileceğimiz Golden Beach’te rehberimizin anlatımlarını dinleyerek zorlu savaş günlerini hatırladıktan sonra, 8. yüzyılda Piskopos Aubert'in, bir rüyasında Baş melek Mikail'den bir manastır inşa etmesi gerektiğini görmesinin ardından ilk kilisenin Normandiya bölgesinde bir kaya üzerine inşa edilmesiyle ünlü UNESCO Dünya Mirası Listesi’nde yer alan Mont Saint Michel dini merkezini görmeye gidiyoruz. Korunaklı bir savunma kalesi yapısında inşa edilen ve turistlerin popüler uğrak noktalarından biri olan Mont Saint Michel gezimiz için lokal araçlarımızdaki yerlerimizi alıyor ve unutulmaz fotoğraf kareleri elde edebileceğimiz ziyaretimizi gerçekleştiriyoruz. Gezimizin ardından, Atlantik Okyanus’u kıyısında kurulu, zengin tarihi, muhteşem plajları ve orta çağdan kalma surlarıyla Bretonya vadisinde yer alan Saint Malo’ya gidiyoruz. 6. yüzyılda Galli bir keşiş olan Saint Maclou (veya Malo) tarafından kurulmuş ve adını buradan alarak, 17-18 yüz yılda Fransız korsanlarının merkezi haline gelmiş ve ticaret gemilerine yönelik korsanlık faaliyetleriyle zenginleşmiş, dar sokakları, taş evleri, restoranları ve butik mağazalarıyla tarih kokan bu atmosferde rehberimizin yönlendirmemeleriyle vereceğimiz serbest zamanın ardından otelimize yerleşiyoruz. Geceleme otelimizde.

3.
Gün
Dinan – Rennes – Lemans – Tours

Otelimizde alacağımız kahvaltının ardından, dolu dolu bir program için yola koyuluyoruz. İlk durağımız tarihi dokusunu koruyan ve muhteşem orta çağ atmosferi sunan, dar taş sokakları, ahşap çatılı evleri ve iyi korunmuş surlarıyla rüya gibi bir atmosfere sahip Rance Nehri'nin kıyısında kurulu Dinan’a gidiyoruz. Romanesk ve Gotik tarzların birleşimiyle inşa edilmiş St.Sauver Bazilikası (Basilique Saint-Sauveur), 14. yüzyılda inşa edilen kale ve şehir surlarının bir parçası Dinan Kalesi (Château de Dinan), Dinan’ın en etkileyici özelliklerinden biri olan ve 3 km uzunluğundaki surlar görebileceğimiz yerlerden bazılarıdır. Buradaki gezimizin bitiminde, zanaatkar atölyeleri, sanat galerileri ve butik dükkanlarla dolu ünlü Rue du Jerzual sokağında serbest zaman veriyor, yeniden buluşmamızın ardından Bretonya’nın yönetim merkezi, geçmişteki düklüğün başkenti ve tarih ile modern mimari ile yapıları hayat bulmuş Rennes’e gidiyoruz. Şu anda mahkeme binası olarak kullanılan Bretonya Parlamentosu (Parlement de Bretagne), Saint-Pierre Katedrali (Cathédrale Saint-Pierre), Rennes’in tarihî kalbinde yer alan ünlü meydan Place des Lices’i gördükten ve buradaki molamızı verdikten sonra antik çağlardan günümüze gelen ve tarih ile modernitenin bir arada bulunduğu Le Mans kentine gidiyoruz. Motor sporlarıyla da şimdilerde adını sıkça duyduğumuz şehirde gezimizi yapmak üzere tarihi merkezi eski şehir bölgesinden Cité Plantagenêt (Vieux Mans) başlayarak sırasıyla Roma Duvarları, St. Julian Katedrali (Cathédrale Saint-Julien), Abbaye de l'Epau Manastırı görüyor, rehberimizin anlatımlarını dinliyoruz. Kahvelerimizi yudumlamak üzere vereceğimiz serbest zamanın bitiminde ise bir başka tarihi ve ilginizi çekecek ve

hatta 2 gece konaklayacağımız ünlü Tours kentine gitmek üzere yola koyuluyoruz. UNESCO Dünya Mirası Listesi'nde yer alan Loire Vadisi'nin merkezi olan Tours, zengin tarihi, kültürel mirası ve şarap üretimiyle ünlüdür. Kale ve Şatoların birçoğuna olan yakınlığı ile de bilinen ve gezginlerin odak noktası olmuş kente akşamüzeri varışımız ile kenti tanımak adına panoramik turumuzu gerçekleştiriyor ve otelimize yerleşiyoruz. Geceleme otelimizde.


4.
Gün
Tours

Tours’daki otelimizde alacağımız kahvaltımızın ardından, 16 yüz yılda inşa edilen ve 17. Yüz yılda tamamlanan Fransız Rönesans mimarisini yansıtan Villandry Şatosunu (Chateau de Villandry) gezmeye gidiyoruz. Zengin ve ayrıntılı bahçeleri, su yolları ve göletiyle, Aşk bahçesi (Le Jardin de’l Amour) ve Orta Çağdan kalma bitkiler ve şifalı otlarla bezeli bölümüyle adeta bir görsel şölene eşlik etmeye gidiyoruz. Özellikle bahçelerinin simetrik düzeni ve kullanılan geometrik desenler şatonun prestijini ve sahibinin sosyal statüsünü simgelediği için, özenle günümüze kadar korunmuştur. Buradaki ziyaretimizin sonunda bu güzel şatoya veda ediyoruz ve Loire vadisinde yer alan Cher nehri üzerinde inşa edilmiş olan diğer adıyla “Kadınlar Şatosu” olarak da anılan Chenonceau Şatosuna (Château de Chenonceau) gidiyoruz. 1513 yılında Thomas Bohier ve eşi Katherine Briçonnet tarafından inşa edilen ancak daha önce bir orta çağ kalesinin yerine yapılmış olan bu şato kadınların güçlü etkisinin timsali kabul edilmiştir. Gezerken nehrin iki yakasını birleştiren kemerlerin zarafeti ve bahçelerinin ahengine hayran kalacaksınız. Bu Şato ve bahçelerin bugüne gelmesinde iki ayrı isim ve iki ayrı dönem vardır. İlki, Diane de Poitiers; Kral II. Henri'nin metresi, Chenonceau'nun bahçelerini düzenlemiş ve şatonun ünlü köprü kısmını eklemiştir. İkincisi de Catherine de' Medici; II. Henri'nin eşi olan Catherine, Diane'i şatodan uzaklaştırmış ve Chenonceau'yu Fransa kraliçesinin ikametgahı haline getirmiştir. II.Dünya savaşında Alman bölgesi ile özgür bölgeyi ayıran sınır görevi gören şato, mimari ve sanatsal akımını Rönesans mimarisinden almıştır. Özellikle iç mekanlarındaki antik mobilyalar ve tablolar ilginizi çekecektir. Şato’yu ve bahçelerini gezdikten ve buradaki ziyaretimizi tamamladıktan sonra konaklamamızın bu ikinci gecesini gerçekleştireceğimiz Tours şehrine geri dönüyor ve kenti gezmeye başlıyoruz. İlk dikkatimizi çekecek, vitray pencereleri, süslü cephesi ve Gotik mimarisinin şaheserlerinden biri olan Saint-Gatien Katedrali olacaktır. Aziz Martin’e adanmış ve karşımıza çıkacak bir diğer önemli dini yapı ise Martin de Tours olacaktır. Viex Tours ve Place Plumereau gibi ahşap çerçeveli pencereli evleri, dar sokakları ve tarihi yapılarıyla bizleri hayran bırakacak fotoğraflar çekebilmemizin yanı sıra kafelerinde yerel peynir, şarap gibi aperatifleri tadımlayabileceğimiz keyifli zamanın bitiminde otelimize geri dönüyoruz. Geceleme otelimizde.

5.
Gün
Orleans – Montmarte – Paris

Otelimizde alacağımız kahvaltımızdan ardından, odalarımızı boşaltıyor ve aracımızdaki yerlerimizi alarak, 1519 yılında Kral I. François tarafından bir av köşkü olarak inşa edilmeye başlanan ve François'nın krallığı boyunca devam etmiş, ancak tamamlanması yüzyıllar almış olan Chambord Şatosunu (Château de Chambord) gezmeye gidiyoruz. Varışımızla birlikte gözlerimizi kamaştıran yapısı, 440 odası, 282 şömine ve 77 merdiveni ile oldukça ihtişamlı duruşuyla Chambord şatosunu gezmeye başlıyoruz. İlk gözümüze çarpacak olan şatonun en ilginç ve dikkat çekici mimari unsurlarından Çift Sarmal Merdiven olacaktır. Leonardo da Vinci'nin tasarladığı düşünülen bu merdiven, iki kişinin birbirine çarpmadan yukarı ve aşağı çıkabileceği şekilde inşa edilmiştir. 5440 Hektarlık devasa bir av alanı ve çitlerle çevrili bir şehir büyüklüğündeki bu yaşam alanı Avrupa’nın en büyük kapalı parkı kabul edilir. II.Dünya savaşı sırasında Fransa’daki sanat eserlerini korumak için bir sığınak olarak kullanılmıştır. Chambord Şatosu, mimari harikalığı ve tarihî değeri ile Loire Vadisi'ndeki en etkileyici destinasyonlardan biridir. Rönesans dönemi sanatı ve Fransız tarihine ilgi duyanlar için unutulmaz bir deneyim sunacak olan gezimizin sonunda Loire nehri kıyısında yer alan tarihi ve kültürel zenginlikleriyle ünlü şehir Orleans’a hareket ediyoruz. Galyalılar tarafından kurulmuş ve Roma yollarının kesişim noktasında bulunmasından dolayı, önemli bir ticaret merkezi olmuştur. Jan Dark (Jeanne d’Arc) ‘ın Orta Çağ’daki önemli rolü nedeniyle kent, gezginler arasında popularite kazanmıştır. Gotik mimarinin görkemli bir örneği, zarif vitray pencerelerinde Jan Dark’ın hayatını anlatan sahneleri ile dikkat çeken Sainte-Croix Katedrali (Cathédrale Sainte-Croix), Jan Dark Evi, göreceğimiz yerler arsındadır. Orleans’daki gezimizin ardından, kısa bir seyahat ile Avrupa’nın moda ve sanat kenti Paris‘e hareket ederek, halen bohem yaşamın devam ettiği “Ressamlar Tepesi” adıyla bilinen Montmartre Bölgesi’ne ulaşıyoruz. Dileyen misafirlerimiz ile Füniküleri kullanarak Ressamlar tepesine çıkıyor ve Sacre Coeur Bazilikası’nı gördükten sonra, Paris’in ünlü yemeklerini ya da lezzetli kreplerini tadabileceğiniz şirin restoranlarında serbest zaman veriyoruz. Serbest zamanın bitiminde, Paris’teki otelimize geçiyoruz. Geceleme otelimizde.

6.
Gün
Paris

Otelimizde alacağımız kahvaltımızın ardından, kenti bambaşka bir ambiyansta rehberimizin anlatımları eşliğinde Seine Nehri üzerinde gerçekleştireceğimiz ve fiyata dahil olan Seine Nehri Tekne gezintimizde, Nehrin üzerine kurulu muhteşem köprülerin altından geçerken Paris’in dikkat çekici tarihi binalarını, Ill de le Cidde (Cité Adası), adanın üzerinde bulunan ve geçtiğimiz dönemde hiç beklenmedik bir yangın faciasıyla yanan ve Meryem Ana’ya ithaf olunan dünyaca ünlü Notre Dame Katedrali’ni, Adliye Sarayı’nı, Conciergerie Hapishanesi’ni, Belediye Sarayı’nı, Modern Sanatlar Müzesi ve Louvrs Sarayı’nı rehberimizin ilgili anlatımlarıyla Panoramik olarak görüyoruz. Keyifli tekne gezintimizin ardından, Hava Limanına gidiyor ve bizleri saat 15:40’da Adnan Menderes Hava Limanına götürecek olan XQ 917 Sefer sayılı Sun Express Hava Yollarına ait uçağında yerlerimizi almak üzere pasaport ve gümrük işlemlerimizi tamamlayarak dönüşe geçiyoruz. Yerel saati ile İzmir’e 20:05’teki varışımızın ardından vedalaşıyor ve bir başka seyahat programında buluşmak üzere veda ediyoruz

EK BİLGİLER

Uçuş Detayları

  • 18 MAYIS XQ 916 İZMİR- PARİS 10:00 – 12:50
  •  23 MAYIS XQ 917 PARİS – İZMİR 15:40 – 20:05
  • 28 Eylül XQ916 İZMİR- PARİS 10:00 – 12:50
  • 03 Ekim XQ917 PARİS – İZMİR 15:40 – 20:05


Örnek (Vb.) Oteller

  • 4* Hilton Garden Inn Le Havre Centre Vb.
  • 4* Hotel De L’abbaye Vb.
  • 4* Mercure Tours Nord Vb.
  • 4* Mercure Tours Nord Vb.
  • 4*Paris Roissy Cdg Airport Hotel Vb.


AKTİVİTE DETAYLARI
AKTİVİTE KODU:
#BNR2170
LOKASYON:
Paris (İzmir çıkışlı)
ULAŞIM
Uçak   
BULUŞMA:
İzmir Adnan Menderes Havalimanı
BİTİŞ:
İzmir Adnan Menderes Havalimanı
İPTAL POLİTİKASI:
İptal ve iade şartları

TARİH VE FİYATLAR

EKSTRALAR

Yukarıdakiler aksi belirtilmedikçe isteğe bağlıdır ve tur operatörüne ödenecektir.

EK HİZMET VE SERVİSLER
200 EUR
Schengen Vize Ücreti (İstanbul)

YORUMLAR

İlk yorumu siz yapın



6 Gün
Paris
BNR2170

1.137

en düşük kişi başı


DAHİL OLANLAR:
SunExpress Hava Yolları ile İzmir-Paris-İzmir parkurlarında gidiş-dönüş ekonomi sınıfı uçak bileti
• Programda Açıkça Belirtilen Tüm Şehir ve Kültür Turları
• 4* Otellerde 5 Gece Oda Kahvaltı Konaklama
• VILLANDRY ŞATOSU GEZİSİ
• CHAMBORD ŞATOSU GEZİSİ
• CHENONCEAU ŞATOSU GEZİSİ
• SEINE NEHRI GEZİSİ MONTMARTRE GEZİSİ (RESSAMLAR TEPESİ)
• Lüks Otobüsle Programda Belirtilen Tüm Seyahatler
• Tüm Konaklama Turist Vergileri
• Tüm Şehir Giriş Ücretleri ve Gümrük Vergileri
• Tüm Otoban ve Otopark Ücretleri
• Türkçe Rehberlik Hizmetleri
• Zorunlu TÜRSAB Mesleki sorumluluk Sigortası
• Seyahat ve Sağlık Sigortası, 65 Yaş üzeri Konuklarımıza Sür Prim Uygulanır
HARİÇ OLANLAR:
• Yurtdışı çıkış harcı bedeli (Misafirler tarafından Mobil APP, ilgili bankalar veya Hava Limanından temin edilebilir.)
• Öğle Yemekleri ve Akşam Yemekleri, Yemeklerde alınan İçecekler
• Her Türlü Otel Ekstraları ve Özel Harcamalar
• Rehber ve Şoför Bahşişleri