İzmir’den hareketle, Almanya, İsviçre ve Fransa’nın büyülü masal köylerine doğru unutulmaz bir yolculuğa çıkmaya ne dersiniz?
Alsace bölgesinin tarihi dokusu ve renkli evleri, Colmar’ın zarif atmosferiyle birleşerek sizi adeta başka bir dünyaya götürecek.
Göz alıcı manzaralar eşliğinde, Avrupa'nın en güzel kasabalarını keşfetme fırsatını yakalayın.
Bu özel turda, her adımda yeni bir masalın parçası olacaksınız.
Hayalini kurduğunuz o masal dünyasına adım atmak için şimdi katılın!
İzmir Adnan Menderes Havalimanı’nda rehberimizle buluşarak pasaport ve bagaj teslim işlemlerinin ardından, SunExpress Havayolları ile Frankfurt’a hareket ediyoruz. Yaklaşık 3 saatlik keyifli bir uçuşun ardından, yerel saatle 09:35’te Frankfurt Havalimanı’na varıyoruz. Bagaj işlemlerimizi tamamladıktan sonra bizleri bekleyen aracımıza geçiyor ve kısa bir yolculukla, Neckar Nehri’nin iki yakaya ayırdığı, tablo güzelliğindeki Heidelberg şehrine ulaşıyoruz. 1386 yılında kurulan üniversitesiyle ünlü, “Romantik Yolun Başkenti” olarak anılan bu büyüleyici şehirde turumuza başlıyoruz. İlk olarak, Heidelberg Kalesi’ni dışarıdan görerek rehberimizin anlatımları eşliğinde tarihî Eski Köprü ve Jesuitenkirche (Cizvit Kilisesi) gibi önemli yapıları ziyaret ediyoruz. Ardından, şehrin kalbi sayılan, 1,5 kilometre uzunluğundaki ünlü Hauptstrasse Caddesi’nde yürüyüşe çıkıyoruz. Serbest zaman sırasında, cadde üzerindeki Orta Çağ’dan günümüze bozulmadan gelen yapıları keşfedebilir, keyifli alışverişler yapabilirsiniz. Belirlenen buluşma saatinde rehberimizle tekrar bir araya gelerek, uçsuz bucaksız Kara Ormanlar (Schwarzwald) eşliğinde ilerleyerek Almanya’ya veda ediyor ve Fransa sınırını geçiyoruz. Bir sonraki durağımız, Avrupa’nın hem tarihî hem de kültürel zenginlikleriyle ünlü şehri Strazburg. Keyifli ve doğal manzaralarla dolu bir yolculuğun ardından, şehre varıyoruz. Strazburg turumuz, 142 metre yüksekliğiyle dünyanın en yüksek altıncı kilisesi olan, Gotik mimarisiyle hayranlık uyandıran Notre Dame Strazburg Katedrali ile başlıyor. Katedralin muhteşem vitray pencerelerini, etkileyici astronomik saatini ve kulelerinden sunduğu eşsiz manzaraları keşfediyoruz. Gezimize, Rohan Sarayı, Avrupa Parlamentosu, Kapalı Köprü ve Dericiler Semti gibi önemli noktaları ziyaret ederek devam ediyoruz. Ardından, Strazburg’un en şirin bölgelerinden biri olan Petite France semtine geçiyoruz. Yarı ahşap evleri, taş sokakları ve büyüleyici kanallarıyla ünlü bu semtte, unutulmaz fotoğraflar çekme fırsatını kaçırmıyoruz. Günün sonunda otelimize yerleşerek dinlenmek üzere serbest zaman alıyoruz. Geceleme otelimizde.
Otelimizde kahvaltımızı yaptıktan sonra, Almanya'nın Baden-Württemberg eyaletinde yer alan küçük ve şirin bir kasaba Rust’a gidiyoruz. Tarihi Orta Çağ’a kadar uzanan bu şirin ve tarihi kasabaya varışımızın ardından dünyaca ünlü ve her yaşa hitap eden muhteşem Eğlence Dünyası, Europa-Park’a gidiyor ve doğal tarih müzesi konseptiyle tasarlanan ve Park’ın içerisinde yer alan tesisimize yerleşiyoruz. Ünlü kaşiflerin ve maceracıların izinden gitmeye davetkar dekorasyon ve hikayesiyle otel, Europa-Park'ın su dünyası Rulantica'ya doğrudan bağlantılı olmasından dolayıda yetişkinler için de unutulmaz bir macera sunmaktadır. İskandinav yapılarına örnek teşkil eden dekorasyonu yanı sıra konuklarına ünlü “Tre Kronen” mutfak deneyimi imkânı sunmasıyla da siz değerli konuklarımızın ilgisini çekecektir. Doğal yapısı ve tematik dekorasyonuyla keyif dolu anlar yaşayacağınız bu parkta birbirinden ilginç masalsı dünyaları bir arada yaşıyor olacaksınız. Surf havuzundan Viking kulübüne, Aquaparklar’dan yapay plajlar ve ünlü Snori çizgi kahramanının Snorkel Havuz’una kadar birbirinden eğlenceli alanlarıyla meşhur parkımızda doyasıya eğlenerek İskandinav konseptiyle dekore edilmiş otelimizde konaklıyoruz. Geceleme otelimizde.
Otelimizde kahvaltımızı yaptıktan sonra, Ren Nehri kıyısını takip ederek Almanya’nın tarihi ve eski şehir yapısını koruyan Freiburg’a gidiyoruz. Küçük su kanalları, taş döşeli caddeleri ile bizleri filmlerdeki eski zamanlara götüren mimarisiyle kenti rehberimiz eşliğinde tanımaya başlıyoruz. Özellikle gastronomi açısından zengin bir mutfağa sahip olan kenti gezerken, zanaatkarların ve sanatçıların el emekleri ile bezenmiş stantlar/dükkanlarındaki ahşap oyuncaklarla, cam süslerle, el yapımı mumlarla ve seramik eşyalarla bezeli stantların arasında gezmek üzere serbest zaman alıyoruz ve keyifli bir zamanın bitiminde, Alsace Şarap yolunun başkenti olarak bilinen şirin bir Orta çağ kasabası olan Colmar’a hareket ediyoruz. Rengarenk ahşap evleri yanı sıra kanalları, Arnavut kaldırımlı sokaklarında başlayacağımız yürüyüş turumuzda Amerika’daki ünlü Özgürlük heykelinin tasarımcısı Bartholdi’nin Colmar doğumlu olmasından dolayı bir kopyası da burada bulunan Özgürlük Anıtı’nı görerek başlıyoruz. Kafalar Evi (La Maison des Tetes), Pfister Evi (Maison Pfister), Unterlinden Müzesi, Bartholdi Müzesi ve Dominik Kilisesi rehberimizin anlatımları eşliğinde göreceğimiz yerler arasındadır. Yürüyüş turumuzu bitirdikten sonra, yönümüzü kasabanın en ünlü bölgesi olan ve küçük Venedik olarak anılan Petite Venice’e çeviriyoruz. Venedik’ten daha dar ve kısa kanallarıyla rengarenk evlerin arasından yapabileceğiniz gezintilerde birbirinden güzel fotoğraflar birbirinden güzel el işi hediyelikler alabileceğiniz ve atıştırmalıklarından tadabileceğiniz ahşap renkli tezgahlarında keyifle dolaşabileceğiniz serbest zaman alıyoruz. Yeniden buluşmamızın ardından kısa bir mesafede bulunan bir başka güzel Orta Çağ kasabası olan Kaysersberg’e gidiyoruz. 13. yüzyılda inşa edilen Château de Kaysersberg (kale) ve yine aynı yüzyılda inşa edilmiş olan Gotik kilise, kasabanın en önemli dini yapılarından biridir. Kilisenin iç mekanındaki zarif oymalar ve vitraylar ilginizi çekecektir. Kısa mesafede bulunan bir başka güzel ortaçağdan kalma mimarisi, taş döşeli sokaklarıyla dikkat çeken, renkli, yarı ahşap evleri ve çiçeklerle süslenmiş pencereleri ile klasik bir Alsace kasabası olan Equisheim’ı gezmek üzere aracımızdaki yerlerimizi alıyor ve bozulmamış tarihi dokusuyla ve sıcacık ortamıyla bizleri karşılayan köyü, St.Leon Meydanından hareketle gezmeye başlıyoruz. Aziz Leon Şapeli, Saint Peter ve Saint Paul kiliseleri görebileceğimiz yerler arasındadır. Gezimiz tamamladıktan sonra vereceğimiz serbest zamanın ardından hem turumuzu tamamlayacağımız hem de konaklayacağımız Mulhouse’a yol alıyoruz. Strazburg’dan sonra bölgenin en büyük şehirlerinden olan Mülhouse’u gezerek buradaki otelimize yerleşiyoruz. Geceleme otelimizde.
Otelimizde kahvaltımızı yaptıktan sonra otobüsümüzdeki yerlerimizi alarak, İsviçre’nin kültür başkenti olan Basel gezimizi yapmak üzere yola koyuluyoruz. Kente varışımızın ardından gezmeye başlıyoruz. Ana Meydan Marktplatz, 15. yüzyılda ticari malların Fransa’dan girişi için kullanılan Basel Spalentor (Basel Kapısı), Basel Münster (Katedral), Paper Mill Müzesi, Kannenfeld Parkı ve parlak kırmızı rengiyle diğer binalardan kolayca ayırt edilebilen Basel Rathaus (Belediye Binası) görebileceğimiz yerler arasındadır. Şehir merkezinde alacağımız serbest zamanın ardından rehberimizin belirlediği saatte buluşuyor ve Basel Hava Limanı’na (Euro Airport Basel-Mulhouse-Freiburg) gidiyoruz. Sun Express Hava Yolları ile gerçekleşecek olan uçuşumuz için gümrük ve bagaj işlemlerimizi tamamlıyor ve dönüşe geçiyoruz. Varışımızın ve keyifli bir turun ardından, yine güzel bir gezi programında buluşmak üzere vedalaşıyoruz.
Uçuş Detayları;
Havalimanı Buluşma Tarihi ve Saati: 28 Haziran Saat: 04:30
Örnek Oteller;
Türkçe | ₺
İlk yorumu siz yapın