İtalya'nın tarihi, kültürel ve doğal güzelliklerini keşfetmek için mükemmel bir fırsat! Comfort İtalya Turu, konforlu ulaşım ve rehberlik hizmetleri ile İtalya'nın en güzel şehirlerini keşfetmek isteyenler için ideal. Roma'nın antik kalıntılarından, Floransa'nın sanatına ve Venedik'in romantizmine kadar birçok farklı deneyim sizi bekliyor.
İtalya, tarihi, sanatı, mutfağı ve kültürel zenginlikleriyle dünyanın en özel destinasyonlarından biri. Comfort İtalya Turu, bu büyülü ülkeyi keşfetmek isteyenler için eşsiz bir deneyim sunuyor. Konforlu otobüs ve tren yolculukları, rehberli turlar ve 4 yıldızlı otellerdeki konaklamalar ile İtalya’nın en popüler şehirlerinde unutulmaz bir tatil sizi bekliyor.
Bu turda Roma, Floransa, Venedik ve Milano gibi İtalya'nın gözde şehirlerini keşfedecek, tarihi mekanları gezip, dünyanın en ünlü sanat eserlerini yakından göreceksiniz. İtalyan mutfağının lezzetlerini tadacak ve Etrüsklerden Rönesans'a kadar uzanan tarihi bir yolculuğa çıkacaksınız.
Sabiha Gökçen Havalimanı dış hatlar gidiş terminalinde uçuştan üç saat önce buluşuyoruz. Bagaj, bilet ve biniş işlemlerinin ardından Pegasus Hava Yolları tarifeli seferi ile gerçekleşecek Roma uçuşumuzun ardından, havalimanında bizleri bekleyen özel otobüsümüze geçiyoruz. Varışımızın ardından Outlet ve Göller Bölgesi (Outlet – Castel Gandolfo – Nemi) turumuza başlıyoruz. Castel Gandolfo, gökyüzüne doğru uzanan zarif bir kalenin etrafında şekillenen, taş sokaklarında geçmişin fısıldadığı bir masal diyarından çıkmış gibi her adımda, tarih ve doğanın birbirine sarıldığı bu huzur dolu kasabanın büyüsüne kapılacaksınız. Gökyüzünün altındaki en mavi aynaya benzeyen göl, sakinliği ve güzelliğiyle masal dünyasına açılan bir kapı gibidir adeta. Kasabanın kalbinde yer alan Papalık Sarayı, masalsı güzelliğin ve tarihsel ihtişamın simgesi gibidir. Yüzyıllar boyunca papalar, bu büyülü yerde huzur bulmuş ve dinlenmiştir. Bahçeleri, rengarenk çiçeklerle dolu patikaları ile bir rüyanın içindeymiş gibi hissedeceksiniz. Nemi ise kırmızı mücevherler gibi parlayan çilek tarlaları ile ünlüdür. Her yıl yapılan Çilek Festivali, renkli şenliklerle kutlanır. Nemi gezildikten sonra İtalya'nın en ünlü outlet bölgesinde serbest zaman. Bu outlet merkezleri, hem yerli halk hem de turistler için cazip alışveriş fırsatları sunar. Roma'nın tarihî ve kültürel zenginliklerini keşfettikten sonra, bu modern alışveriş merkezlerinde keyifli bir mola verebilir, sevdikleriniz için hediyelik eşyalar ve kendiniz için özel parçalar bulabilirsiniz. Akşam saatlerinde otelimize hareket ve dinlenmek için serbest saatler.
Kahvaltının ardından Roma’yı keşfetmek için hareket ediyoruz. Bir zamanlar, sonsuz bir ihtişamla parıldayan ve tarihin rüzgarlarıyla şekillenen büyülü şehir olan Roma; imparatorlarının ihtişamına, gladyatörlerin cesaretine ve sanatın en yüce formlarına ev sahipliği yapmıştır. Bu turumuzda, Cem Sultan’ın hapsedildiği Castel Sant’Angelo’yu göreceğiz. Castel Sant'Angelo, aslında Roma İmparatoru Hadrian tarafından bir mozole olarak inşa edilmiş, daha sonra ise bir kaleye dönüştürülmüştür. Ortaçağ ve Rönesans dönemlerinde ise bir tür hapishane ve papalık kalesi olarak kullanılmıştır. Roma’da göreceğimiz bir diğer yer ise şehrin kalbinde, antik çağların ruhunu taşıyan Kolezyum (Colosseum). Bu devasa arenada, bir zamanlar cesur gladyatörler ve vahşi hayvanlar, halkın tezahüratları eşliğinde destansı mücadelelere girişirmiş. Kolezyum gezimizin ardından Tatlı Hayat Filmi ile ünlenen Aşıklar Çeşmesi'ne (Fontana di Trevi) yaklaştığımızda, göz kamaştıran heykellerin arasında suyun melodisi yankılanır. Bir dilek tutup çeşmeye bir bozuk para attığınızda, Roma’nın büyüsü sizi bir daha asla bırakmazmış. Çünkü derler ki, buraya bir kere gelen, mutlaka bir gün geri dönermiş. Hadrian Tapınağı, Pantheon 135 basamaktan oluşan ve batık gemi çeşmesini bulunduran İspanyol merdivenleri görülecek yerler arasındadır. Vatikan’ın ünlü Aziz Petrus meydanına hareket ediyoruz. Varışımızın ardından meydan ziyareti için serbest zaman. Meydanın ortasındaki dikilitaş ve meydanı çevreleyen sütunlar sizi etkileyecektir. Meydanda dolaşırken, Apostolik Sarayı ve Papa'nın pazar günleri dua ettiği ünlü pencereyi görebilirsiniz. Akşam saatlerinde Roma otelimize dönüş ve dinlenmek için serbest saatler.
Kahvaltının ardından Toscana bölgesindeki Siena’ya hareket ediyoruz. Mahalle kültürünün devam ettiği Siena’ya geldiğinizde ilk göreceğimiz yer, şehrin kalbi olan Piazza del Campo’dur. Bu geniş ve eğimli meydan, dünyanın en güzel meydanlarından biri olarak kabul edilir. Meydanın merkezinde Fonte Gaia adında, mermerden yapılmış bir çeşme bulunur. Meydan, her yıl iki kez düzenlenen ünlü at yarışı Palio di Siena’ya ev sahipliği yapar. Bu yarış, 17 farklı contradan (mahalle) gelen atların yarıştığı, heyecan dolu bir etkinliktir. Siena Katedrali (Duomo di Siena) de görülecek yerler arasındadır. Bu muhteşem gotik yapı, beyaz ve yeşil mermerlerle kaplıdır. Siena’nın dar ve dolambaçlı sokaklarında yürürken, her köşede tarih sizi karşılar. Şehirde yürürken, zaman zaman bir duvar freski veya eski bir taş yapı görebilirsiniz. Siena gezimiz sonrası ortaçağ kasabası San Gimignano’ya adım attığımızda, ilk dikkatinizi çekecek olan şey kuleler olacaktır. Bir zamanlar 72 kule varken şimdi sadece 14’ü kalmıştır. Bu kuleler, eski zengin ailelerin gücünü ve zenginliğini göstermek için inşa edilmiştir. Piazza del Duomo meydanı, kasabanın sosyal ve dini yaşamının merkezidir. Burada, 12. yüzyılda inşa edilen San Gimignano Katedrali yer alır. İçeride, Ortaçağ İtalyası'nın ruhunu yansıtan muhteşem freskleri görebilirsiniz. Katedralin hemen yanında, Belediye Sarayı (Palazzo del Popolo) bulunur. . Floransa, Rönesans'ın doğduğu ve geliştiği yer olarak dünya kültürel mirasında benzersiz bir öneme sahiptir. Şehir, sanat, bilim ve felsefe alanlarında büyük gelişmelere sahne olmuştur. Medici ailesinin hamiliğinde, Leonardo da Vinci, Michelangelo, Botticelli, ve Brunelleschi gibi büyük sanatçılar ve bilim insanları burada çalışmıştır. Adeta açık hava sanat galerisi olan Floransa’da, Floransa’yı ikiye ayıran Arno Nehri, kuyumcularıyla ünlü Ponte Vecchio köprüsü, Palazzo Vecchio, Rönesans’ın baş yapıtlarından olan Herkül ve Davut heykellerine ev sahipliği yapan Piazza Della Signoria Meydanı, İtalya’nın en yüksek 3. Kubbesine sahip olan Floransa Katedrali (Santa Maria del Fiore Duomo) ve kapısıyla ünlü Vaftizhane görülecek yerler arasındadır. Akşam saatlerinde otelimize dönüş ve dinlenmek için serbest saatler.
Kahvaltının ardından turumuzun ilk durağı tarih kokan romantik İtalyan şehri Pisa’dır. Elbette, herkesin aklına gelen ilk şey, Pisa Kulesi'dir. Eğik duruşuyla dünyaca ünlü bu kule, Piazza dei Miracoli'de, yani Mucizeler Meydanı'nda yer alır. Bu meydan, yalnızca kuleyle değil, beyaz mermerden yapılmış muhteşem Duomo Katedral ve Vaftizhane ile de göz kamaştırır. Her biri, Ortaçağ İtalyası'nın sanatsal ve mimari zenginliklerini sergiler. Pisa Kulesi ve hemen yanında bulunan Miracoli Meydanı görüldükten sonra Portofino’ya hareket ediyoruz. Portofino, İtalya'nın Akdeniz kıyısında yer alan göz alıcı doğası, tarihi zenginlikleri ve sakin atmosferi ile sakin bir kaçamak yapmak isteyenler için mükemmel bir seçenektir. Küçük boyutuna rağmen, ziyaretçilerine unutulmaz bir deneyim sunar. Tekne turumuz sonrası otelinize transfer ve dinlenmek üzere serbest zaman.
Kahvaltının ardından otelden çıkış işlemlerimizi Floransa şehir turumuz için yola çıkıyoruz. Floransa, Rönesans'ın doğduğu ve geliştiği yer olarak dünya kültürel mirasında benzersiz bir öneme sahiptir. Şehir, sanat, bilim ve felsefe alanlarında büyük gelişmelere sahne olmuştur. Medici ailesinin hamiliğinde, Leonardo da Vinci, Michelangelo, Botticelli, ve Brunelleschi gibi büyük sanatçılar ve bilim insanları burada çalışmıştır. Adeta açık hava sanat galerisi olan Floransa’da, Floransa’yı ikiye ayıran Arno Nehri, kuyumcularıyla ünlü Ponte Vecchio köprüsü, Palazzo Vecchio, Rönesans’ın baş yapıtlarından olan Herkül ve Davut heykellerine ev sahipliği yapan Piazza Della Signoria Meydanı, İtalya’nın en yüksek 3. Kubbesine sahip olan Floransa Katedrali (Santa Maria del Fiore Duomo) ve kapısıyla ünlü Vaftizhane görülecek yerler arasındadır. Şehir turumuzun ardından Venedik’e doğru yola çıkıyoruz. Varışınızın ardından otelinize transfer ve dinlenmek üzere serbest zaman.
Kahvaltının ardından Venedik şehir turumuz için otelden ayrılıyoruz. San Marco Meydanın sonunda, ihtişamlı San Marco Bazilikası bulunur. Bu bazilika, altın mozaikleri ve Bizans tarzı mimarisiyle ünlüdür. Ünlü Ahlar Köprüsü (Ponte dei Sospiri) de burada yer alır ve mahkumların hücrelerine giderken son kez şehir manzarasına baktıkları yerdir. Şehir turumuzda, Büyük Kanal ve üzerinde bulunan Rialto Köprüsü, Dükler Sarayı, Çan ve Saat Kulesi ve Giorgio Maggiore Kilisesi görülecek yerler arasındadır. Venedik’e geldiğinizde ilk dikkatinizi çeken şey, tabii ki su yollarıdır. Büyük Kanal (Canal Grande), şehrin ana arteridir ve bu kanal boyunca, Rönesans döneminden kalma muhteşem saraylar sıralanır. Ardından Gondol turu ile Venedik’in keyfini çıkarıyoruz ve Garda Gölü’ne hareket. İtalya’nın en büyük gölü Garda Gölü’nde dinlenmek ve muhteşem manzaranın tadını çıkarmak için ziyaret ediyoruz. Garda Gölü’nün suları, zümrüt yeşili ve mavinin en güzel tonlarına sahiptir. Gölün çevresinde yürüyüş yapmak veya sadece manzarayı seyretmek bile insanı rahatlatır. Garda Gölü gezimizin ardından Milano’ya otelinize transfer ve dinlenmek üzere serbest zaman.
Kahvaltının ardından ardından Como Gölü’ne hareket ediyoruz . Como Gölü (Lago di Como), İtalya'nın Lombardiya bölgesinde yer alan ve doğal güzellikleriyle ünlü bir göldür. Alplerin eteğinde bulunan bu göl, İtalya'nın üçüncü büyük gölü olup çevresi ile ünlüdür. Göl, uzun yıllardır aristokrasinin ve zenginlerin dinlenmek için popüler bir yeri olmuştur. Günümüzde hala göl kenarında konaklayan çok sayıda ünlü olması turizme destek vermiştir. Turumuzun ardından Milano şehir turumuz için hareket ediyoruz. Milano, İtalya’nın kuzeyinde yer alan, moda, tasarım ve iş dünyasının merkezi olan dinamik bir şehirdir. Milano Katedrali (Duomo di Milano), Milano’nun en ikonik yapılarından biri olup, gotik mimarinin mükemmel bir örneğidir. Bu katedral, dünyanın en büyük beşinci kilisesi ve Avrupa’nın en büyük gotik katedrallerinden biridir. Katedralin dış cephesi, beyaz mermerden yapılmıştır ve detaylı oymalarla süslenmiştir. Katedralin ön cephesinde, sayısız heykel ve oyma bulunur. En dikkat çekici heykel ise, katedralin en tepesindeki altın Madonnina heykelidir. Bu heykel, şehrin koruyucu azizi olarak kabul edilir. Duomo’nun hemen yanında, Galleria Vittorio Emanuele II bulunur. Bu muhteşem alışveriş galerisi, cam tavanı ve mozaik zeminleriyle ünlüdür. Burada, lüks markaların mağazalarını, şık kafeleri ve restoranları bulabilirsiniz. Galerinin dört ana girişi vardır, ancak en ünlü olanı Piazza del Duomo’dan olanıdır. Buradan içeri girdiğinizde, göz alıcı mimarisi hemen dikkat çeker, modern mühendislik ve geleneksel sanatın mükemmel bir birleşimidir. Turumuzun ardından otelinize transfer ve dinlenmek üzere serbest zaman.
Kahvaltının ardından odaların boşaltılması ve rehberinizin bildireceği saatte havalimanına transfer. Pegasus Havayollarının tarifeli seferi İstanbul’a uçuş. Sabiha Gökçen Havalimanı’na varışımızla birlikte turumuzun ve servislerimizin sonu.
Unutulmaz deneyimler yaşayacağımız bir başka turumuzda tekrardan buluşmak üzere.
Venedik Giriş + Vaporetto + Portofino Tekne - Lokal Rehberler + Turist Şehir vergileri
Kişi başı 150 €
***Tur esnasında rehberimize ödeyebilirsiniz***
İlk yorumu siz yapın